İzmirliEfe
New member
Ahmet UYKAN -MASKESİZ SÖYLEŞİLER
Onu ikiz kardeşiyle geldiği Trabzonspor’da oynadığı başarılı futbolle tanıdık. Karadeniz takımının yabancı birinci gol hükümdarı olmayı başardı. Futbolu bıraktıktan daha sonra teknik yönetici olarak Türkiye’de Kayserispor, Kasımpaşa ve Trabzonspor’u çalıştırdı. Türkiye’nin en hayli benimsediği yabancılardan olan Şota Arveladze sorularımıza ‘maskesiz’ cevaplar verdi.
“GEÇMİŞ OLSUN TÜRKİYE”
-Öncelikle röportaj teklifimizi kabul ettiğiniz için Ajansspor ismine teşekkür ediyorum.
Ben de sizin aracılığınızla yangından dolayı Türk halkına büyük geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. İnşallah en az kayıpla ve ve süratli bir biçimde yangınlar sona erer.
“ARÇİL FORVET, BEN KALECİYDİM”
-Vaktinizi almadan birinci vakit içinderda futbol tutkunuzun ne vakit başladığını öğrenmek istiyorum.
6 yaşında futbol oynamaya başladım. Evvel abim çabucak sonrasında ben ve Arçil futbola merak sardık. Ben kaleciydim, Arçil ise forvetti. çabucak sonrasında ben de forvete geçtim.
“ÖNCE DAVİD KİPİANİ daha sonra MARADONA”
-Örnek aldığınız bir futbolcu var mıydı?
Gürcistan’da David Kipiani isminde efsane bir oyuncu vardı. O benim idolümdü. Kendisi 2001’de vefat etti. Bir de Diego Maradona’ya hayrandım.
“BİZİ SADRİ ŞENER TRABZONLU YAPTI”
-Kardeşiniz Arçil ve sizin Trabzonspor’a transferiniz nasıl gerçekleşti?
Biz 1993’te Dinamo Tiflis ile Türkiye’ye bir kampa geldik. Orada hazırlık maçları oynadık. Trabzonspor’un lideri Sadri Şener idi. Lider Sadri Beyefendi ile birlikte Süleyman Hurma ve Cafer Hazaroğlu bizimle görüşmeye geldi ve Trabzonspor’a transfer olduk.
“ARACI HAKEM ERMAN TOROĞLU”
-Eski hakem Erman Toroğlu’nun Dinamo Tiflis ile oynadığınız bir Avrupa maçında sizi beğendiği ve Trabzonsporlu yöneticilere tavsiye ettiği söyleniyor. Hakikat mu?
Ben bu soruya binlerce defa karşılık verdim. (Kızıyor) Lakin bir daha de karşılık vereyim. Evet, gerçek…
“YABANCILIK ÇEKTİRMEDİLER”
-Trabzon’a adapte olmakta zorlandınız mı?
Her insan meskenini değiştirdikten daha sonra zorluk çekiyor. Allah’tan hem kulüp her taraftar tıpkı vakitte kent bize dayanak verdi. Sonunda her şey hoş oldu.
ŞAMPİYONLUK niye KAÇTI?
-1995-1996 döneminde Trabzonspor ile şampiyonluğa fazlaca yaklaşmıştınız. Sizce o dönem şampiyonluk niye kaçtı?
Fenerbahçe bizden daha uygundu. Biraz da baht faktörü vardı.
“AVNİ AKER’DE 1 PUAN İÇİN OYNANMAZ”
-Fenerbahçe’ye Avni Aker’de kaybettiğiniz 2-1’lik maçta teknik yönetici Şenol Güneş’in gereğinden çok ekibi ofansif oynattığı için eleştirenler var. Siz bu görüşe katılıyor musunuz?
Lütfen ya…! Trabzonspor, kendi alanında birliktelik için mi oynar? Bırakın Allah aşkına…Kadro ve taktiğimiz her zamanki üzere birebirdi. Lakin olmadı. Talih yanımızda değildi. Fenerbahçe de acayip düzgün bir ekipti.
“EN MANALI GOLÜMÜ GAZİANTEPSPOR’A ATTIM”
-Siz Türkiye’de gol hükümdarı tacını takan ikinci yabancı futbolcusunuz. Trabzonspor forması ile en manalı golünüz hangisiydi?
Bence birinci golüm fazlaca değerliydi. Gaziantepspor’a atmıştım. Onlar cezalı olduğu için maç İstanbul’da oynanmıştı.
“FUTBOLUMUZ KEYİF VERİYORDU”
-Trabzonspor’da birlikte oynamaktan keyif aldığınız ekip dostunuz kimlerdi?
Çok kaliteli oyunculardan konseyi bir kadroydu. Âlâ bir gruptuk. birlikte oynamaktan hepimiz zevk alıyorduk. O niçinle yalnızca bir kaç isim veremem.
“HOLLANDA’DA HERŞEY TAKTİK ÜZERİNE”
-Trabzonspor’dan ayrıldıktan daha sonra Ajax’a gittiniz. Hollanda futbolu ile Türk futbolu içindeki en bariz fark neydi?
Hollanda’da taktik daha fazlaydı. Egzersizler daha epeyce taktiksel manada çalışmalarla geçerdi.
“TRABZONSPOR’A HOCA OLMAK DAHA ZOR”
-Siz kısa müddet Trabzonspor’da teknik adamlıkta yaptınız. Trabzon’da futbolcu olmak mı daha sıkıntı yoksa teknik yöneticilik mü?
O bireye ve periyoda bağlı tabi…Belki kimileri futbol oynarken zorluk çekti. Ben hoca olarak zorluk çektim.
“BASKI şayet olmazsa UYKUNUZ GELİR”
-Baskı mı vardı?
Hayır…Baskı sorun değil. Tam aykırısı hoş birşey. Baskısız uykunuz gelir.
“ŞAMPİYONLUK İÇİN PLANLAMA ŞART”
-Size nazaran Trabzonspor’un şampiyonluk reçetesi nedir?
Ben uzaktayım artık. Ne desem bilmiyorum ki? Her şey lazım. Öncelikle moral. her insanın farklı bir planı var. Bence aşikâr bir periyot lazım. En az iki üç yıllık bir planlama kaide.
“TÜRKİYE’NİN TAKIMI DAHA GÜZELİNE LAYIKTI”
-Türk Ulusal Grubu’nun Euro 2020’deki performansı sizi şaşırttı mı? niye başarılı olamadı?
niye olmadı, bilmiyorum. Lakin üzüldüm tabi…
-Oyuncu takımı kâfi miydi?
Kâfi mi? İki tane takım yapardın. 2002’deki Dünya Kupası’nın meşhur takımından makûs değildi bence. Futbolcuların oynadıkları ekiplere bakın? Nerede oynuyorlar, nasıl oynuyorlar? Bence inanılmaz güçlü ve hoş bir takım vardı. kimi vakit olmuyor. Kolay değil. 10 günlük bir müddetçti. Ve makûs sonla bitti. Bunlar doğal şeyler. daha sonra Burak Yılmaz, Yusuf Yazıcı ve Zeki Çelik gittiler ve PSG’yi tekrar yendiler. PSG, Avrupa’da oynasaydı bence en az yarı finale çıkardı.
“YABANCI KURALI HER GÜN DEĞİŞMEMELİ”
-Kulüpler bazında da Türk grupları Avrupa’da bekleneni veremiyor. En son Galatasaray, PSV Eindhoven karşısında hayal kırıklığı yaşattı.
O da tarihî bir olay. Ortadan 30 sene geçti. O sistemin gerçek olmadığı anlaşıldı. Şahıslara bağlı kalırsanız maalesef bu biçimde sarfiyat. Zira Avrupa’da başarılı olmak için bir ekip çalışması gerekiyor. Gelişme programı yok, o yok şu yok…Her gün kural değişiyor. Yabancılı yabancısız…Yabancı limiti olmasaydı bu kadar Türk futbolcu Avrupa’da oynayabilir miydi? Siz ne düşünüyorsunuz?
-Oynayamazdı herbiçimde. Tam emin değilim.
Bugün yabancı limiti var, yarın yok…Öyle olmuyor işte bu işler. Programsız çalışmalar her vakit bu biçimde makus sonuçlar getirir. Avrupa’da başarılı olamazsınız, ulusal kadrolarda da. Zira günlük planlarla muvaffakiyet gelmez.
“İZLANDA’DA LİG, TÜRKİYE’DE ALT YAPI YOK”
Siz Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Lideri olsaydınız yabancı sayısı kuralı nasıl uygulardınız?
2020 Avrupa Şampiyonu kim oldu? İtalya mı?
-Evet, İtalya kupayı kazandı.
Eee…İtalya Ligi’nde kaç tane yabancı oynuyor? İnter’de Milan’da kaç yabancı var? Hakan Çalhanoğlu’na sorun Milan’da kaç tane yabancı oynuyor. İzlanda’nın ligi yok ya…! 300 bin insan yaşıyor. Herkes İzlanda haricinde oynuyor. Alt yapı epeyce kıymetli. Onu kimse önemsemiyor. Önemli bakmıyor. Alt yapıdaki hocalara bakın. Kim çalışıyor, hangi koşullarda çalışıyorlar? Ne kadar kendilerini zorluyorlar? Maaşları nedir? Kulüplerin alt yapıya ayırdığı bütçe ne kadar? Bunlar size net karşılık verecek.
“BALOTELLİ BAŞARILI OLSA NE DEĞİŞECEK?”
-Yakın vakitte Galatasaray Falcao’yu, Fenerbahçe Mesut Özil’i ve en son Adana Demirspor da Balotelli üzere dünyaca ünlü yıldızı takımına kattı. Size nazaran bu biçim transferler Türk futboluna katkı sağlıyor mu?
Roberto Carlos yahut Hagi başarılı mı oldu? Size bakılırsa olmadılar mı?
-Oldular…
Pekala ya Alex? Futbol işte…Birisi başarılı olacak biri olmayacak. Kaka Milan’dan Real Madrid’e gitti ancak başarılı olamadı. Shevchenko Milan’dan Chelsea’ye transfer oldu, başarılı mı oldu? Hayır…Balotelli tahminen başarılı olacak tahminen de olmayacak. Bu neyi değiştirecek ki? Olaya yanlış yerden bakıyorsunuz. Türkiye’de her şey günlük. Pazartesi şu biçimde, salı bu biçimde…Program yok, sistem yok.
“HAGİ, ALEX’TEN DAHA İYİYDİ”
-Son periyotta fazlaca tartışılan bir soru var. Türkiye’ye gelen en âlâ 10 numara Hagi mi Alex mi biçiminde. Sizin bu mevzudaki tercihinizi merak ediyorum.
İkisi de epeyce büyük futbolcu ancak Hagi bir adım önde bana göre. Zira Hagi, Avrupa’da da inanılmaz işler yaptı. Kupalar getirdi. UEFA ve Harika Kupa üzere. Bir de Hagi yalnızca 5 sene oynadı, Alex ise 8 sene…
“ÇALIŞMAK İÇİN TEKLİF BEKLİYORUM”
-Kariyerinizde unutamadığınız maç var mı?
Çok var…Yaklaşık 700 maç oynadım. Lakin aklımda kalan özel bir maç yok.
-Gelecekle ilgili planlarınız nedir?
Kulüplerden teklif bekliyorum. Düzgün bir teklif alırsam bunu değerlendireceğim. yeniden çalışmak istiyorum.
ŞOTA İLE BİR SÖZ BİR YANIT
Taraftar: Seni seven insan
Futbol: hayatım
Trabzon: Sevdiğim bir yer
Balık: Karadeniz ve bununla birlikte burcum Balık aklıma geliyor. Ben Şubat’ta doğdum.
Gol: Adrenalin
Derbi: Glasgow Rangers-Celtic derbisi
KİMLİK KARTI
İsmi Soyadı: Şota Arveladze
Uyruğu: Gürcistan
Doğum tarihi: 22 Şubat 1973 (48 yaşında)
Doğum yeri: Tiflis, SSCB
Mevkii: Forvet
Forma numarası: 7
Futbolculuk Mesleği: 1990 (Martve Tiflis), 1990-1991 Iberia Tiflis, 1991-1993 Dinamo Tiflis), 1993-1994 Trabzonspor (kiralık), 1994-1995 Dinamo Tiflis, 1995-1997 Trabzonspor, 1997-2001 Ajax, 2001-2005 Rangers, 2005-2007 Alkmaar, 2007-2008 Levante.
Ulusal ekip mesleği: 1997-2007 Gürcistan (61 maç-26 gol)
Teknik yöneticilik mesleği : 2008-2010 Alkmaar (yardımcı antrenör), 2010-2012 Kayserispor, 2012-2015 Kasımpaşa, 2015 Trabzonspor, 2016-2017 Maccabi Tel Aviv, 2017-2020 Pahtakor Taşkent.
Muvaffakiyetleri: 1995-1996 dönemi Harika Lig gol hükümdarı (25 gol)
Onu ikiz kardeşiyle geldiği Trabzonspor’da oynadığı başarılı futbolle tanıdık. Karadeniz takımının yabancı birinci gol hükümdarı olmayı başardı. Futbolu bıraktıktan daha sonra teknik yönetici olarak Türkiye’de Kayserispor, Kasımpaşa ve Trabzonspor’u çalıştırdı. Türkiye’nin en hayli benimsediği yabancılardan olan Şota Arveladze sorularımıza ‘maskesiz’ cevaplar verdi.
“GEÇMİŞ OLSUN TÜRKİYE”
-Öncelikle röportaj teklifimizi kabul ettiğiniz için Ajansspor ismine teşekkür ediyorum.
Ben de sizin aracılığınızla yangından dolayı Türk halkına büyük geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. İnşallah en az kayıpla ve ve süratli bir biçimde yangınlar sona erer.
“ARÇİL FORVET, BEN KALECİYDİM”
-Vaktinizi almadan birinci vakit içinderda futbol tutkunuzun ne vakit başladığını öğrenmek istiyorum.
6 yaşında futbol oynamaya başladım. Evvel abim çabucak sonrasında ben ve Arçil futbola merak sardık. Ben kaleciydim, Arçil ise forvetti. çabucak sonrasında ben de forvete geçtim.
“ÖNCE DAVİD KİPİANİ daha sonra MARADONA”
-Örnek aldığınız bir futbolcu var mıydı?
Gürcistan’da David Kipiani isminde efsane bir oyuncu vardı. O benim idolümdü. Kendisi 2001’de vefat etti. Bir de Diego Maradona’ya hayrandım.
“BİZİ SADRİ ŞENER TRABZONLU YAPTI”
-Kardeşiniz Arçil ve sizin Trabzonspor’a transferiniz nasıl gerçekleşti?
Biz 1993’te Dinamo Tiflis ile Türkiye’ye bir kampa geldik. Orada hazırlık maçları oynadık. Trabzonspor’un lideri Sadri Şener idi. Lider Sadri Beyefendi ile birlikte Süleyman Hurma ve Cafer Hazaroğlu bizimle görüşmeye geldi ve Trabzonspor’a transfer olduk.
“ARACI HAKEM ERMAN TOROĞLU”
-Eski hakem Erman Toroğlu’nun Dinamo Tiflis ile oynadığınız bir Avrupa maçında sizi beğendiği ve Trabzonsporlu yöneticilere tavsiye ettiği söyleniyor. Hakikat mu?
Ben bu soruya binlerce defa karşılık verdim. (Kızıyor) Lakin bir daha de karşılık vereyim. Evet, gerçek…
“YABANCILIK ÇEKTİRMEDİLER”
-Trabzon’a adapte olmakta zorlandınız mı?
Her insan meskenini değiştirdikten daha sonra zorluk çekiyor. Allah’tan hem kulüp her taraftar tıpkı vakitte kent bize dayanak verdi. Sonunda her şey hoş oldu.
ŞAMPİYONLUK niye KAÇTI?
-1995-1996 döneminde Trabzonspor ile şampiyonluğa fazlaca yaklaşmıştınız. Sizce o dönem şampiyonluk niye kaçtı?
Fenerbahçe bizden daha uygundu. Biraz da baht faktörü vardı.
“AVNİ AKER’DE 1 PUAN İÇİN OYNANMAZ”
-Fenerbahçe’ye Avni Aker’de kaybettiğiniz 2-1’lik maçta teknik yönetici Şenol Güneş’in gereğinden çok ekibi ofansif oynattığı için eleştirenler var. Siz bu görüşe katılıyor musunuz?
Lütfen ya…! Trabzonspor, kendi alanında birliktelik için mi oynar? Bırakın Allah aşkına…Kadro ve taktiğimiz her zamanki üzere birebirdi. Lakin olmadı. Talih yanımızda değildi. Fenerbahçe de acayip düzgün bir ekipti.
“EN MANALI GOLÜMÜ GAZİANTEPSPOR’A ATTIM”
-Siz Türkiye’de gol hükümdarı tacını takan ikinci yabancı futbolcusunuz. Trabzonspor forması ile en manalı golünüz hangisiydi?
Bence birinci golüm fazlaca değerliydi. Gaziantepspor’a atmıştım. Onlar cezalı olduğu için maç İstanbul’da oynanmıştı.
“FUTBOLUMUZ KEYİF VERİYORDU”
-Trabzonspor’da birlikte oynamaktan keyif aldığınız ekip dostunuz kimlerdi?
Çok kaliteli oyunculardan konseyi bir kadroydu. Âlâ bir gruptuk. birlikte oynamaktan hepimiz zevk alıyorduk. O niçinle yalnızca bir kaç isim veremem.
“HOLLANDA’DA HERŞEY TAKTİK ÜZERİNE”
-Trabzonspor’dan ayrıldıktan daha sonra Ajax’a gittiniz. Hollanda futbolu ile Türk futbolu içindeki en bariz fark neydi?
Hollanda’da taktik daha fazlaydı. Egzersizler daha epeyce taktiksel manada çalışmalarla geçerdi.
“TRABZONSPOR’A HOCA OLMAK DAHA ZOR”
-Siz kısa müddet Trabzonspor’da teknik adamlıkta yaptınız. Trabzon’da futbolcu olmak mı daha sıkıntı yoksa teknik yöneticilik mü?
O bireye ve periyoda bağlı tabi…Belki kimileri futbol oynarken zorluk çekti. Ben hoca olarak zorluk çektim.
“BASKI şayet olmazsa UYKUNUZ GELİR”
-Baskı mı vardı?
Hayır…Baskı sorun değil. Tam aykırısı hoş birşey. Baskısız uykunuz gelir.
“ŞAMPİYONLUK İÇİN PLANLAMA ŞART”
-Size nazaran Trabzonspor’un şampiyonluk reçetesi nedir?
Ben uzaktayım artık. Ne desem bilmiyorum ki? Her şey lazım. Öncelikle moral. her insanın farklı bir planı var. Bence aşikâr bir periyot lazım. En az iki üç yıllık bir planlama kaide.
“TÜRKİYE’NİN TAKIMI DAHA GÜZELİNE LAYIKTI”
-Türk Ulusal Grubu’nun Euro 2020’deki performansı sizi şaşırttı mı? niye başarılı olamadı?
niye olmadı, bilmiyorum. Lakin üzüldüm tabi…
-Oyuncu takımı kâfi miydi?
Kâfi mi? İki tane takım yapardın. 2002’deki Dünya Kupası’nın meşhur takımından makûs değildi bence. Futbolcuların oynadıkları ekiplere bakın? Nerede oynuyorlar, nasıl oynuyorlar? Bence inanılmaz güçlü ve hoş bir takım vardı. kimi vakit olmuyor. Kolay değil. 10 günlük bir müddetçti. Ve makûs sonla bitti. Bunlar doğal şeyler. daha sonra Burak Yılmaz, Yusuf Yazıcı ve Zeki Çelik gittiler ve PSG’yi tekrar yendiler. PSG, Avrupa’da oynasaydı bence en az yarı finale çıkardı.
“YABANCI KURALI HER GÜN DEĞİŞMEMELİ”
-Kulüpler bazında da Türk grupları Avrupa’da bekleneni veremiyor. En son Galatasaray, PSV Eindhoven karşısında hayal kırıklığı yaşattı.
O da tarihî bir olay. Ortadan 30 sene geçti. O sistemin gerçek olmadığı anlaşıldı. Şahıslara bağlı kalırsanız maalesef bu biçimde sarfiyat. Zira Avrupa’da başarılı olmak için bir ekip çalışması gerekiyor. Gelişme programı yok, o yok şu yok…Her gün kural değişiyor. Yabancılı yabancısız…Yabancı limiti olmasaydı bu kadar Türk futbolcu Avrupa’da oynayabilir miydi? Siz ne düşünüyorsunuz?
-Oynayamazdı herbiçimde. Tam emin değilim.
Bugün yabancı limiti var, yarın yok…Öyle olmuyor işte bu işler. Programsız çalışmalar her vakit bu biçimde makus sonuçlar getirir. Avrupa’da başarılı olamazsınız, ulusal kadrolarda da. Zira günlük planlarla muvaffakiyet gelmez.
“İZLANDA’DA LİG, TÜRKİYE’DE ALT YAPI YOK”
Siz Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Lideri olsaydınız yabancı sayısı kuralı nasıl uygulardınız?
2020 Avrupa Şampiyonu kim oldu? İtalya mı?
-Evet, İtalya kupayı kazandı.
Eee…İtalya Ligi’nde kaç tane yabancı oynuyor? İnter’de Milan’da kaç yabancı var? Hakan Çalhanoğlu’na sorun Milan’da kaç tane yabancı oynuyor. İzlanda’nın ligi yok ya…! 300 bin insan yaşıyor. Herkes İzlanda haricinde oynuyor. Alt yapı epeyce kıymetli. Onu kimse önemsemiyor. Önemli bakmıyor. Alt yapıdaki hocalara bakın. Kim çalışıyor, hangi koşullarda çalışıyorlar? Ne kadar kendilerini zorluyorlar? Maaşları nedir? Kulüplerin alt yapıya ayırdığı bütçe ne kadar? Bunlar size net karşılık verecek.
“BALOTELLİ BAŞARILI OLSA NE DEĞİŞECEK?”
-Yakın vakitte Galatasaray Falcao’yu, Fenerbahçe Mesut Özil’i ve en son Adana Demirspor da Balotelli üzere dünyaca ünlü yıldızı takımına kattı. Size nazaran bu biçim transferler Türk futboluna katkı sağlıyor mu?
Roberto Carlos yahut Hagi başarılı mı oldu? Size bakılırsa olmadılar mı?
-Oldular…
Pekala ya Alex? Futbol işte…Birisi başarılı olacak biri olmayacak. Kaka Milan’dan Real Madrid’e gitti ancak başarılı olamadı. Shevchenko Milan’dan Chelsea’ye transfer oldu, başarılı mı oldu? Hayır…Balotelli tahminen başarılı olacak tahminen de olmayacak. Bu neyi değiştirecek ki? Olaya yanlış yerden bakıyorsunuz. Türkiye’de her şey günlük. Pazartesi şu biçimde, salı bu biçimde…Program yok, sistem yok.
“HAGİ, ALEX’TEN DAHA İYİYDİ”
-Son periyotta fazlaca tartışılan bir soru var. Türkiye’ye gelen en âlâ 10 numara Hagi mi Alex mi biçiminde. Sizin bu mevzudaki tercihinizi merak ediyorum.
İkisi de epeyce büyük futbolcu ancak Hagi bir adım önde bana göre. Zira Hagi, Avrupa’da da inanılmaz işler yaptı. Kupalar getirdi. UEFA ve Harika Kupa üzere. Bir de Hagi yalnızca 5 sene oynadı, Alex ise 8 sene…
“ÇALIŞMAK İÇİN TEKLİF BEKLİYORUM”
-Kariyerinizde unutamadığınız maç var mı?
Çok var…Yaklaşık 700 maç oynadım. Lakin aklımda kalan özel bir maç yok.
-Gelecekle ilgili planlarınız nedir?
Kulüplerden teklif bekliyorum. Düzgün bir teklif alırsam bunu değerlendireceğim. yeniden çalışmak istiyorum.
ŞOTA İLE BİR SÖZ BİR YANIT
Taraftar: Seni seven insan
Futbol: hayatım
Trabzon: Sevdiğim bir yer
Balık: Karadeniz ve bununla birlikte burcum Balık aklıma geliyor. Ben Şubat’ta doğdum.
Gol: Adrenalin
Derbi: Glasgow Rangers-Celtic derbisi
KİMLİK KARTI
İsmi Soyadı: Şota Arveladze
Uyruğu: Gürcistan
Doğum tarihi: 22 Şubat 1973 (48 yaşında)
Doğum yeri: Tiflis, SSCB
Mevkii: Forvet
Forma numarası: 7
Futbolculuk Mesleği: 1990 (Martve Tiflis), 1990-1991 Iberia Tiflis, 1991-1993 Dinamo Tiflis), 1993-1994 Trabzonspor (kiralık), 1994-1995 Dinamo Tiflis, 1995-1997 Trabzonspor, 1997-2001 Ajax, 2001-2005 Rangers, 2005-2007 Alkmaar, 2007-2008 Levante.
Ulusal ekip mesleği: 1997-2007 Gürcistan (61 maç-26 gol)
Teknik yöneticilik mesleği : 2008-2010 Alkmaar (yardımcı antrenör), 2010-2012 Kayserispor, 2012-2015 Kasımpaşa, 2015 Trabzonspor, 2016-2017 Maccabi Tel Aviv, 2017-2020 Pahtakor Taşkent.
Muvaffakiyetleri: 1995-1996 dönemi Harika Lig gol hükümdarı (25 gol)