You dizisi nerede çekildi ?

Ruzgar

New member
You Dizisi Nerede Çekildi?

Dizinin Mekanları ve Gerçek Hayattan Bağlantılar

Diziler, yalnızca senaryoları ve karakterleriyle değil, aynı zamanda çekildikleri mekanlarla da izleyicilerin zihinlerinde kalıcı izler bırakır. Netflix’in fenomen dizisi You, her sezonuyla farklı mekanlarda çekildi ve her bir mekan, hikayenin anlatımına önemli katkılarda bulundu. Peki, You dizisinin çekildiği yerler nerelerdir ve bu mekanlar, dizinin atmosferine nasıl katkı sağlıyor? Bu yazıda, dizinin çekim yerlerini, bu mekanların nasıl seçildiğini ve izleyicilerin üzerinde bıraktığı etkileri inceleyeceğiz.

İlk Sezon: New York'un Sokaklarından Kalbinde Bir Şehir

İlk sezon, You dizisinin temellerini atarken, Brooklyn, New York gibi yoğun ve çeşitli mekanlarda çekildi. Dizi, Joe Goldberg karakterinin New York'ta bir kitapçıda çalıştığı ve aynı zamanda obsesif bir aşka kapıldığı ortamı tasvir ederken, şehrin kozmopolit yapısını ve bireylerin birbirine ne kadar yabancılaştığını vurguluyor. Bu, sadece mekanın fonksiyonunu değil, aynı zamanda karakterlerin içsel çatışmalarını ve yalnızlıklarını da yansıtıyor.

New York'un bir karakter gibi işlendiği bu ilk sezon, şehrin kalabalığı içinde yalnızlaşan bir adamın hikayesini anlatmak için mükemmel bir zemin hazırlıyor. Brooklyn’in caddeleri, göz alıcı manzaraları ve sıradan sokakları, Joe'nun içsel karmaşasıyla ve kurbanlarının kaybolmuş hayatlarıyla örtüşerek diziye yoğun bir atmosfer kazandırıyor. Bir şehirde kaybolmak, başkalarına zarar verirken kendini bulmaya çalışan birinin ruh haliyle nasıl ilişkilendirilebilir? Bu sorular, dizinin ilk sezonunda sürekli olarak izleyiciyi düşündürür.

İkinci Sezon: Los Angeles’ın Büyüleyici Işıkları ve Gölgesi

İkinci sezon, New York’tan Los Angeles’a taşındı ve bu geçiş, dizinin ruhunu önemli ölçüde değiştirdi. Los Angeles, Hollywood’un parıltılı yüzüyle tanınırken, dizinin karakteri Joe Goldberg’in yeni kimlik arayışını simgeliyor. Joe, Los Angeles’ta bir başka hayat kurmaya çalışırken, şehrin hem çekiciliği hem de tehditkar doğası, onun suçlu ve karanlık dünyasını yansıtıyor.

Los Angeles’ın geniş caddeleri, güneşli havası ve gösterişli lüks evleri, Joe'nun karakterine bir yansıma gibi: dışarıdan parlak ve çekici, içeriden ise tahrip olmuş ve karanlık. Bu sezonun çekimleri, mekanları derinlemesine anlamak için önemlidir çünkü Los Angeles, Hollywood'un yüzeysel cazibesiyle beraber, aynı zamanda izole ve yabancı bir şehir olarak Joe'nun kişiliğiyle örtüşen bir yer sunuyor. Özellikle Joe'nun yeni kurbanlarını izlerken, Los Angeles’ın güzel ama soğuk manzaraları, izleyiciyi sürekli bir huzursuzluk içinde tutuyor.

Üçüncü Sezon: Toplumsal ve Kentsel Yapılar Üzerinden Bir İnceleme

Üçüncü sezonun çekimleri, California'nın terkedilmiş banliyölerine taşındı. Joe ve Love, yeni bir başlangıç yapmaya çalıştıkları bir mahalleye yerleşir. Burada, toplumsal yapılar ve sınıf farkları daha belirgin hale gelir. Toplumun normları, mahalledeki yaşam tarzı ve sınıfsal eşitsizlikler diziye işlenmiştir. Banliyödeki sakin, düzenli yaşam, Joe’nun karanlık tarafıyla karşılaştırıldığında bir gerilim kaynağına dönüşür. Bu mekan, sadece estetiksel değil, toplumsal anlamda da derinlik katar.

Banliyö yaşamı, aslında modern Amerikan toplumundaki ‘görünüşte mükemmel’ yaşam anlayışını simgeler. Joe’nun Love ile kurduğu ilişki, toplumsal normların baskısını hissettikçe, bu sakin ama derin gerilimli ortam, diziye farklı bir boyut katıyor. Toplum, dışarıdan bakıldığında ideal, mutlu ve kusursuz görünse de, içerideki karanlık gerçekleri saklamaya devam etmektedir. Bu çekimlerin bu kadar etkili olmasının nedeni, izleyiciye sıradan hayatların altındaki korkunç gerilimleri göstermesidir.

Mekanların Sosyal ve Duygusal Etkisi: Erkek ve Kadın Perspektifleri

Dizinin çekildiği mekanların, Joe Goldberg’in ruh haline ve duygusal gelişimine nasıl etki ettiğini analiz etmek, erkek ve kadın bakış açılarıyla farklı sonuçlar doğurabilir. Erkekler genellikle mekanların karakterin pratik ve sonuç odaklı seçimlerindeki etkisini öne çıkarabilirler. Örneğin, Joe’nun Los Angeles’ta kendine yeni bir kimlik bulmaya çalışırken, şehirdeki soğuk ve izole yapılar ona fırsatlar sunarken, bir yandan da tehlikelerle çevrilidir. Erkekler için mekanlar, genellikle karakterin eylemlerinin pratiğe döküldüğü, başarı ve başarısızlıkla yüzleştiği alanlardır.

Kadın bakış açısıyla, mekanlar genellikle daha duygusal ve sosyal etkiler yaratır. Örneğin, Los Angeles’ta Joe’nun ilişki kurduğu kadın karakterler, şehri ve mahalleyi sosyal açıdan anlamlandırmaya çalışır. Banliyödeki düzenli yaşam, kadınlar için güven arayışının ve toplumsal rolleri sorgulamanın yansıması olabilir. Toplumsal beklentiler, şehrin sıradanlığıyla örtüşürken, Joe’nun bu normları nasıl ihlal ettiği kadınlar için daha duygusal bir açıdan önem kazanabilir.

Sonuç ve Tartışma Soruları:

You dizisinin mekanları, yalnızca görsel bir arka plan sunmakla kalmaz, aynı zamanda karakterlerin içsel dünyalarını, toplumsal yapıları ve psikolojik gerilimleri de derinlemesine inceler. Her sezon, farklı bir yer ve atmosfer sunarak, karakterlerin ruh haline ve toplumla olan ilişkilerine yansıyan sosyal, duygusal ve toplumsal etkileri keşfetmemize olanak tanır.

Düşündürücü Sorular:

*You dizisinin farklı mekanları, karakterlerin psikolojilerini nasıl yansıtır?
- Los Angeles ve banliyö gibi şehirler, toplumun yüzeysel yaşamını nasıl simgeliyor?
- Joe’nun aldığı kararlar, mekanların sunduğu fırsatlar ve engellerle ne derece şekilleniyor?

Bu sorular, diziyi ve mekanların önemini tartışırken daha derinlemesine düşünmemize olanak tanıyacaktır.