Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği (TSPB) tarafınca bu yıl 5’incisi düzenlenen Türkiye Sermaye Piyasaları Kongresi İstanbul’da gerçekleşti.
Kongre kapsamında açıklamalarda bulunan Sermaye Piyasası Şurası Lideri Ali Fuat Taşkesenlioğlu, “Uzun vakittir 1 milyon civarında seyreden yatırımcı sayısının 2,4 milyona yükselmesi, tarihimizin en yüksek halka arz sayısına ulaşılması ve geçtiğimiz devirde 10 milyar TL’nin altında kalan günlük ortalama süreç hacimlerinde, 30 milyar TL’nin üstüne çıkılması üzere biroldukca gösterge, Türkiye sermaye piyasalarının düzey atladığını göstermektedir” kelamlarını söz etti.
Son senelerda sermaye piyasalarında artan yatırımcı sayılarıyla ilgili de bilgi veren Taşkesenlioğlu, “Özellikle son iki yılda toplam yatırımcı sayısı 2 katına çıkarken 20-34 yaş aralığındaki genç yatırımcı sayısının 4 katının üzerine çıktığı ve 168 binden 690 bine yükseldiği görülmektedir. Sayılar, sermaye piyasasına olan ilginin merkezinde hisse senetleri ile birinci sefer tanışan genç yaşlarındaki tasarruf sahiplerinin olduğunu göstermektedir” diye konuştu.
Yatırımcıların şeffaf ve sağlam sermaye piyasasında yatırımlarını sürdürmeleri için çalışmalarını sürdürdüklerini tabir eden Taşkesenlioğlu, “hasılatlar, kayıplar ya da dalgalanmalar başta pay senetleri olmak üzere tüm sermaye piyasalarının doğal bir kesimidir. Fakat, piyasanın adil bir yapıda işlemesi, her insanın gerçek bilgiye eş vakitli olarak ulaşabilmesi ve yapay fiyat hareketlerinin engellenmesi konularında itina ile çalışıyoruz. Tasarruf sahiplerinin, yalnızca, kendi kararlarının sonuçlarını goreceklerinden emin oldukları, şeffaf ve emniyetli bir piyasa temel gayemizdir. Bu bahiste, Sermaye Piyasası Konseyi olarak üzerimize düşen sorumluluğun farkındayız. Tasarruf sahiplerinin inançlı bir ortamda yatırım yapabilmeleri için, nezaret ve kontrol faaliyetlerimizi süreklilik aslıyla yerine getiriyoruz. Yatırımcı sayısı ve süreç hacimlerindeki artışlarla bir arada ve dijital mecraların gelişmesiyle birlikte, bilhassa toplumsal medya üzerinden piyasayı manipüle etme teşebbüslerinin arttığını gözlemliyoruz. SPK olarak piyasa bozucu hareketlerdeki artışa karşı biz de artan nezaret ve kontrol faaliyetlerimizle karşılık veriyoruz. Bu süreçlere yönelik, 2018-2019 senelerında Konseyce verilen toplam para cezası fiyatı 49 milyon TL iken 2020 ve 2021 senelerındaki toplam para cezası meblağı 265 milyon TL olmuştur” açıklamalarında bulundu.
Yatırımcıların sermaye piyasalarında kalıcı olmaları için aracı kurumlara da değerli bakılırsavler düştüğünü söz eden Taşkesenlioğlu, “Son bir yılda yatırımcı sayısında gözlemlenen artışın, sermaye piyasalarımızda kalıcı olabilmesi ve devamının gelebilmesi için, yatırımcılarımızın, piyasaya açılan kapısı durumunda olan aracı kurumlarımıza da değerli nazaranvler düşmektedir. Özü prestijiyle inanç kurumu olan aracı kurumların, kapıdan giren müşterilerini yeterli tanımaları, onları risk profiline uygun eserlere yönlendirmeleri, finansal manada eğitmeleri gerekmektedir. SPK olarak bizim önlem uyguladığımız bireylerin ve onlarla alakalı olan şahısların farklı kanallardan piyasaya gelerek piyasa bozucu aksiyonlarına devam etmelerine sizlerin müsaade etmemesi bizlerin en tabi beklentisidir. Piyasa bozucu hareketlerin ve piyasayı bozan bireylerin piyasaya birinci giriş noktasında engellenebilmeleri, yatırımcıların sermaye piyasalarında inanç ortasında yatırım yapabilmeleri açısından son derece kıymetlidir. Son periyotta gözlemlenen yatırımcı ilgisinin sürdürülebilirliği açısından, aracı kurumların bu bahiste daha sorumlu hareket etmelerini bekliyoruz” sözlerini kullandı.
Yatırımcılara ihtarlarda da bulunan Taşkesenlioğlu, “Bazı yatırımcıların kısa vadede yüksek kar hayaliyle toplumsal medyadaki anonim hesaplara prestij göstererek süreçler yaptıklarını üzülerek gözlemliyoruz. Sermaye Piyasası Şurası olarak, halka açık şirketlere ortak olan yatırımcıların haklarını korumak hedefiyle çalışıyoruz. Lakin, yatırımcılarımız, hesap kitap yapmadan, bir manipülatörün ya da anonim hesabın peşine takılıp süreç yaparak ziyan ederlerse de tek sorumlunun kendileri olduğunu bilmeleri gerekir. SPK’nın aktif nezaret ve kontrol faaliyetleri kadar yatırımcılarımızın finansal okuryazarlıklarını artırmaları ve gerektiğinde SPK tarafınca yetkilendirilmiş sermaye piyasası kurumlarından profesyonel dayanak alarak yatırım kararlarını vermeleri de çok önemlidir” diye konuştu.
Kongre kapsamında açıklamalarda bulunan Sermaye Piyasası Şurası Lideri Ali Fuat Taşkesenlioğlu, “Uzun vakittir 1 milyon civarında seyreden yatırımcı sayısının 2,4 milyona yükselmesi, tarihimizin en yüksek halka arz sayısına ulaşılması ve geçtiğimiz devirde 10 milyar TL’nin altında kalan günlük ortalama süreç hacimlerinde, 30 milyar TL’nin üstüne çıkılması üzere biroldukca gösterge, Türkiye sermaye piyasalarının düzey atladığını göstermektedir” kelamlarını söz etti.
Son senelerda sermaye piyasalarında artan yatırımcı sayılarıyla ilgili de bilgi veren Taşkesenlioğlu, “Özellikle son iki yılda toplam yatırımcı sayısı 2 katına çıkarken 20-34 yaş aralığındaki genç yatırımcı sayısının 4 katının üzerine çıktığı ve 168 binden 690 bine yükseldiği görülmektedir. Sayılar, sermaye piyasasına olan ilginin merkezinde hisse senetleri ile birinci sefer tanışan genç yaşlarındaki tasarruf sahiplerinin olduğunu göstermektedir” diye konuştu.
Yatırımcıların şeffaf ve sağlam sermaye piyasasında yatırımlarını sürdürmeleri için çalışmalarını sürdürdüklerini tabir eden Taşkesenlioğlu, “hasılatlar, kayıplar ya da dalgalanmalar başta pay senetleri olmak üzere tüm sermaye piyasalarının doğal bir kesimidir. Fakat, piyasanın adil bir yapıda işlemesi, her insanın gerçek bilgiye eş vakitli olarak ulaşabilmesi ve yapay fiyat hareketlerinin engellenmesi konularında itina ile çalışıyoruz. Tasarruf sahiplerinin, yalnızca, kendi kararlarının sonuçlarını goreceklerinden emin oldukları, şeffaf ve emniyetli bir piyasa temel gayemizdir. Bu bahiste, Sermaye Piyasası Konseyi olarak üzerimize düşen sorumluluğun farkındayız. Tasarruf sahiplerinin inançlı bir ortamda yatırım yapabilmeleri için, nezaret ve kontrol faaliyetlerimizi süreklilik aslıyla yerine getiriyoruz. Yatırımcı sayısı ve süreç hacimlerindeki artışlarla bir arada ve dijital mecraların gelişmesiyle birlikte, bilhassa toplumsal medya üzerinden piyasayı manipüle etme teşebbüslerinin arttığını gözlemliyoruz. SPK olarak piyasa bozucu hareketlerdeki artışa karşı biz de artan nezaret ve kontrol faaliyetlerimizle karşılık veriyoruz. Bu süreçlere yönelik, 2018-2019 senelerında Konseyce verilen toplam para cezası fiyatı 49 milyon TL iken 2020 ve 2021 senelerındaki toplam para cezası meblağı 265 milyon TL olmuştur” açıklamalarında bulundu.
Yatırımcıların sermaye piyasalarında kalıcı olmaları için aracı kurumlara da değerli bakılırsavler düştüğünü söz eden Taşkesenlioğlu, “Son bir yılda yatırımcı sayısında gözlemlenen artışın, sermaye piyasalarımızda kalıcı olabilmesi ve devamının gelebilmesi için, yatırımcılarımızın, piyasaya açılan kapısı durumunda olan aracı kurumlarımıza da değerli nazaranvler düşmektedir. Özü prestijiyle inanç kurumu olan aracı kurumların, kapıdan giren müşterilerini yeterli tanımaları, onları risk profiline uygun eserlere yönlendirmeleri, finansal manada eğitmeleri gerekmektedir. SPK olarak bizim önlem uyguladığımız bireylerin ve onlarla alakalı olan şahısların farklı kanallardan piyasaya gelerek piyasa bozucu aksiyonlarına devam etmelerine sizlerin müsaade etmemesi bizlerin en tabi beklentisidir. Piyasa bozucu hareketlerin ve piyasayı bozan bireylerin piyasaya birinci giriş noktasında engellenebilmeleri, yatırımcıların sermaye piyasalarında inanç ortasında yatırım yapabilmeleri açısından son derece kıymetlidir. Son periyotta gözlemlenen yatırımcı ilgisinin sürdürülebilirliği açısından, aracı kurumların bu bahiste daha sorumlu hareket etmelerini bekliyoruz” sözlerini kullandı.
Yatırımcılara ihtarlarda da bulunan Taşkesenlioğlu, “Bazı yatırımcıların kısa vadede yüksek kar hayaliyle toplumsal medyadaki anonim hesaplara prestij göstererek süreçler yaptıklarını üzülerek gözlemliyoruz. Sermaye Piyasası Şurası olarak, halka açık şirketlere ortak olan yatırımcıların haklarını korumak hedefiyle çalışıyoruz. Lakin, yatırımcılarımız, hesap kitap yapmadan, bir manipülatörün ya da anonim hesabın peşine takılıp süreç yaparak ziyan ederlerse de tek sorumlunun kendileri olduğunu bilmeleri gerekir. SPK’nın aktif nezaret ve kontrol faaliyetleri kadar yatırımcılarımızın finansal okuryazarlıklarını artırmaları ve gerektiğinde SPK tarafınca yetkilendirilmiş sermaye piyasası kurumlarından profesyonel dayanak alarak yatırım kararlarını vermeleri de çok önemlidir” diye konuştu.