BenMelek
New member
VARİS AMELİYATSIZ TEDAVİ
Toplumda büyük çaplı toplardamarlarda varis % 30 – 40 oranında yüzeyel kılcal ve küçük çaplı varislerin eşlik ettiği tablo saptanmıştır.
Bu tablo şahıslarda hayat konforunda sorun ve çalışmada kuvvetlik yaratmaktadır. 1988 yıllında İskandinavya’da yapılan bir çalışmada bu tablodaki bireylerin % 10’unda işe gitmelerini engelleyen komplikasyonlar bulunmuştur. İngiltere’de yılda 80 000 varis ameliyatı yapıldığı düşünüldüğünde bu hastalığın yaygınlığı da kolaylıkla anlaşılabilir.
Konun farklı yanlarında biri de bu bahiste tarihteki en eski metinlerden biri olan Osmanlı periyodunda yayınlanmış (1465) ‘’Cerrahiyyetu”l Haniyye’’ İmparatorluk Cerrahisi isimli kitapta Şerafettin Sabuncuoğlu tarafınca birinci varis cerrahisi tekniklerinin tanımlanmış olmasıdır. ( Surgery on varicose veins in the early Ottoman period performed by Serafeddin Sabuncuoğlu. Darçin OT, Andaç MH.Ann Vasc Surg. 2003 Jul;17(4):468-72 )
Bu kitabın yepyenileri Fatih Millet Kütüphanesinde, Çapa Tıp Fakültesi Tıp Tarihi Kısmında ve Fransa Ulusal Kütüphanesinde bulunmaktadır.
Şerafeddin Sabuncuoğlu’nun bu kitabında daha sonra Padua Üniversitesinde Andreas Vesalius 1546 yılında yayınladığı birinci anatomi ve cerrahi kitabında ‘’ De humani corporis fabrica’’ batıda varis cerrahisini açıklayan birinci kişi olmuştur.
KLASİK VARİS CERRAHİSİ
Varis Cerrahisi 1891 yılında Trandelenburg tarafınca temelleri atılmıştır. 1950’li senelerdan itibaren yetmezlik gösteren yüzeyel toplardamarın çıkartılması ve kasık bölgesinde kollarının bağlanması olarak sıradançe tanımlanabilecek teknik günümüze kadar gelmiştir.
Bu teknik ile günübirlik ya da bir gece yatış ile cerrahi yapılmaktadır. Anestezi olarak genel değil bölgesel anestezi tekniği kullanılmaktadır.
Kasık ve ayak bileğinden yapılan insizyonlar ile ilgili yüzeyel toplardamar çıkartılmaktadır. Yüzeyel ana toplardamarın dizüstü ya da diz altındaki kısımlarından genişlemiş olanlarda tabloya eşlik ediyorsa küçük insizyonlar ile mikroflebektomi tekniği ile bu varislerde çıkartılabilir. Ameliyat daha sonrası devirde mümkün olduğunca erken devirde mobilizasyon önerilir. Hastalar genelde yanı gün, en geç sonraki gün taburcu edilirler. Varis çorabı ile günlük ömürlerine dönebilirler. Bir hafta daha sonra dikişleri alınır. bir süre varis çorabı kullanmaları gereklidir.
MODERN VARİS CERRAHİSİ TEKNİKLERİ
ENDOVENÖZ LAZER VE RADYOFREKANS TEKNİKLERİ
2000’li senelerda elektromagnetik kaynaklar ile varis tedavisi klasik cerrahinin yerini almaya başlamıştır. Elektromagnetik kaynak olarak lazerin kullanıldığı teknik: EndoVenöz Lazer Tedavisi: EVLT olarak isimlendirilir. Diz bölgesinden yerleştirilen bir kateter ile kasıktan başlanarak dize kadar ilgili toplardamar yakılarak duvarları yapıştırılır ve dolanım dışına çıkartılır. Bunun bir sakıncası da yoktur. Tedavi sonuçları klasik cerrahiye bakılırsa fazlaca daha güzel ve konforludur.
Elektromanyetik kaynak olarak radyofrekans ses dalgaları ile lazer tekniğine misal biçimde yetmezlik gösteren ve varis gelişmiş olan toplardamar tıpkı prensiple süreç uygulanır.
Lazer ve radyofrekans dışında günümüzde hasat açısından daha avantajlı olan ‘’yapıştırıcı’’ tekniği uygulanmaktadır.
Endovenöz damar için ultrason altında yapılan bu süreçler günümüzde hastanın birebir gün ortasında taburcu olup konuta gitmesini sağlar.
Klasik cerrahi tekniğe misal biçimde mikroflebektomi ile eşlik eden öbür varis gelişmiş damarlarda çıkartılabilir.
Bu teknikler son senelerda daha güzel sonuçlar verdiği, varislerin yenidenlama oranlarını düşürdüğü, kısa müddette işe dönüş sağladığından (kimi vakit günübirlik taburcu olduğu) için daha sık kullanılmaya başlamıştır. Her iki teknik klasik cerrahiye nazaran maliyetleri daha yüksektir.
varsi:
lazer, radyofrekans, serdar akgün,
Toplumda büyük çaplı toplardamarlarda varis % 30 – 40 oranında yüzeyel kılcal ve küçük çaplı varislerin eşlik ettiği tablo saptanmıştır.
Bu tablo şahıslarda hayat konforunda sorun ve çalışmada kuvvetlik yaratmaktadır. 1988 yıllında İskandinavya’da yapılan bir çalışmada bu tablodaki bireylerin % 10’unda işe gitmelerini engelleyen komplikasyonlar bulunmuştur. İngiltere’de yılda 80 000 varis ameliyatı yapıldığı düşünüldüğünde bu hastalığın yaygınlığı da kolaylıkla anlaşılabilir.
Konun farklı yanlarında biri de bu bahiste tarihteki en eski metinlerden biri olan Osmanlı periyodunda yayınlanmış (1465) ‘’Cerrahiyyetu”l Haniyye’’ İmparatorluk Cerrahisi isimli kitapta Şerafettin Sabuncuoğlu tarafınca birinci varis cerrahisi tekniklerinin tanımlanmış olmasıdır. ( Surgery on varicose veins in the early Ottoman period performed by Serafeddin Sabuncuoğlu. Darçin OT, Andaç MH.Ann Vasc Surg. 2003 Jul;17(4):468-72 )
Bu kitabın yepyenileri Fatih Millet Kütüphanesinde, Çapa Tıp Fakültesi Tıp Tarihi Kısmında ve Fransa Ulusal Kütüphanesinde bulunmaktadır.
Şerafeddin Sabuncuoğlu’nun bu kitabında daha sonra Padua Üniversitesinde Andreas Vesalius 1546 yılında yayınladığı birinci anatomi ve cerrahi kitabında ‘’ De humani corporis fabrica’’ batıda varis cerrahisini açıklayan birinci kişi olmuştur.
KLASİK VARİS CERRAHİSİ
Varis Cerrahisi 1891 yılında Trandelenburg tarafınca temelleri atılmıştır. 1950’li senelerdan itibaren yetmezlik gösteren yüzeyel toplardamarın çıkartılması ve kasık bölgesinde kollarının bağlanması olarak sıradançe tanımlanabilecek teknik günümüze kadar gelmiştir.
Bu teknik ile günübirlik ya da bir gece yatış ile cerrahi yapılmaktadır. Anestezi olarak genel değil bölgesel anestezi tekniği kullanılmaktadır.
Kasık ve ayak bileğinden yapılan insizyonlar ile ilgili yüzeyel toplardamar çıkartılmaktadır. Yüzeyel ana toplardamarın dizüstü ya da diz altındaki kısımlarından genişlemiş olanlarda tabloya eşlik ediyorsa küçük insizyonlar ile mikroflebektomi tekniği ile bu varislerde çıkartılabilir. Ameliyat daha sonrası devirde mümkün olduğunca erken devirde mobilizasyon önerilir. Hastalar genelde yanı gün, en geç sonraki gün taburcu edilirler. Varis çorabı ile günlük ömürlerine dönebilirler. Bir hafta daha sonra dikişleri alınır. bir süre varis çorabı kullanmaları gereklidir.
MODERN VARİS CERRAHİSİ TEKNİKLERİ
ENDOVENÖZ LAZER VE RADYOFREKANS TEKNİKLERİ
2000’li senelerda elektromagnetik kaynaklar ile varis tedavisi klasik cerrahinin yerini almaya başlamıştır. Elektromagnetik kaynak olarak lazerin kullanıldığı teknik: EndoVenöz Lazer Tedavisi: EVLT olarak isimlendirilir. Diz bölgesinden yerleştirilen bir kateter ile kasıktan başlanarak dize kadar ilgili toplardamar yakılarak duvarları yapıştırılır ve dolanım dışına çıkartılır. Bunun bir sakıncası da yoktur. Tedavi sonuçları klasik cerrahiye bakılırsa fazlaca daha güzel ve konforludur.
Elektromanyetik kaynak olarak radyofrekans ses dalgaları ile lazer tekniğine misal biçimde yetmezlik gösteren ve varis gelişmiş olan toplardamar tıpkı prensiple süreç uygulanır.
Lazer ve radyofrekans dışında günümüzde hasat açısından daha avantajlı olan ‘’yapıştırıcı’’ tekniği uygulanmaktadır.
Endovenöz damar için ultrason altında yapılan bu süreçler günümüzde hastanın birebir gün ortasında taburcu olup konuta gitmesini sağlar.
Klasik cerrahi tekniğe misal biçimde mikroflebektomi ile eşlik eden öbür varis gelişmiş damarlarda çıkartılabilir.
Bu teknikler son senelerda daha güzel sonuçlar verdiği, varislerin yenidenlama oranlarını düşürdüğü, kısa müddette işe dönüş sağladığından (kimi vakit günübirlik taburcu olduğu) için daha sık kullanılmaya başlamıştır. Her iki teknik klasik cerrahiye nazaran maliyetleri daha yüksektir.
varsi:
lazer, radyofrekans, serdar akgün,